Yüksek Mahkeme ikinci kez Alabama’nın Cumhuriyetçi liderleri aleyhine karar verdi ve Oy Hakkı Yasası’nın siyah seçmenlerin neredeyse çoğunluğuna sahip ikinci bir kongre bölgesi gerektirdiğine karar verdi.
Salı günkü karar, bağımsız uzmanlar tarafından eyalet çapında yeni bir kongre haritasının çizilmesinin önünü açtı. Olası sonuç, gelecek yıl Alabama’nın beş beyaz Cumhuriyetçiyle birlikte Temsilciler Meclisi’ne ikinci bir Siyah Demokrat seçebileceği yönünde.
Yargıçlar, Haziran ayında 5’e 4’lük bir kararın kaybeden tarafında olan eyalet avukatlarının olağandışı itirazını herhangi bir yorum veya muhalefet olmaksızın geri çevirdiler.
Ardından Baş Yargıç John G. Roberts Jr. liderliğindeki mahkeme, Alabama’nın seçim haritasının Siyah seçmenler üzerinde ayrımcı bir etkiye sahip olduğunu tespit eden üç yargıçlı heyeti onayladı.
Eyalet nüfusunun %27’sini oluşturmalarına rağmen, Siyah seçmenlerin yedi bölgenin altısında Siyah bir temsilci seçmeleri engellendi.
Jüri, Alabama’da beyazların çoğunlukta olduğu bir bölgede Siyah adayların kazanma şansının olmadığını belirtti. O zaman tek çare, Siyah seçmenlerin çoğunluğunun veya “buna yakın bir şeyin” çoğunlukta olduğu ikinci bir kompakt bölge yaratmaktı.
Ancak Alabama’nın Cumhuriyetçi milletvekilleri bu emre uymayı reddettiler ve bunun yerine, yedi bölgeden altısında beyaz bir Cumhuriyetçinin kazandığını bir kez daha garanti edecek revize edilmiş bir harita çizdiler.
Üç yargıçtan oluşan heyetin bu haritayı reddetmesi ve yeni bir harita çizmesi için dışarıdan uzmanlar atamaya karar vermesi şaşırtıcı değil.
Eyaletin avukatları yılmadan 11 Eylül’de Yüksek Mahkeme’ye acil temyiz başvurusunda bulunarak yeni mahkeme kararının ertelenmesini talep ettiler.
Roberts ve mahkemenin tek çözümün siyahların çoğunlukta olduğu ikinci bir bölge olduğunu özellikle söylemediğini söylediler.
“Şimdiki soru,” dediler, “bir eyaletin, yüzde 50’lik bir ırk hedefine ulaşmak için, ırklarına dayalı olarak farklı topluluklardan seçmenleri bir araya getirmek için geleneksel bölge belirleme kriterlerini feda etmesi mi yoksa ‘buna oldukça yakın bir şey mi yapması gerektiğidir.’ Cevap kocaman bir hayır olmalı.”
Oy hakkı savunucuları, bu hareketi Alabama’nın 1960’lardaki sivil haklar hareketine verdiği tepkiyi hatırlatan bir meydan okuma eylemi olarak nitelendirdi.